Çocuklara yönelik cinsel istismar suçu son yıllarda Türkiye‘nin kanayan yarası haline gelmiş durumda. Uzmanlara göre Türkiye’deki istismar rakamları buzdağının sadece görünen kısmı. UNICEF’in son yıllarda Türkiye’de gerçekleştirdiği çocuk istismarı ve aile içi şiddet araştırmasına göre, 7-18 yaş grubu çocuklarda cinsel istismar oranı yüzde 3 seviyesinde. Mağdur edilen çocukların yüzde 25’i ihmale, yüzde 43’ü fiziksel istismara, yüzde 51’i ise duygusal istismara maruz kaldığı da belirtilmekte. Açıklanan son veriler de sorunun artarak devam ettiğine işaret ediyor. Öyle ki, Türkiye’de çocuklara yönelik cinsel istismarın yaygınlığı yüzde 2.8 ile yüzde 32.4 arasında değiştiğinin altı çizilirken, son 10 yılda 16-19 yaş aralığındaki 441 genç kızın, 45 yaş üstü erkekle evlendirildiği belirtiliyor.
ENDİŞE VEREN ARTIŞ
Toplumun kanayan yarası olarak tanımlanan sorunun önlenmesine ilişkin öneriler ise İstanbul Barosu Çocuk Hakları Merkezi tarafından ‘Multidisipliner Boyutuyla Çocuğun Cinsel İstismarıyla Mücadele’ konulu konferansta gündeme geldi. Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Dr. Hülya Bingöl Çağlayan, ‘haberglobal.com.tr’ye yaptığı açıklamada, Türkiye’deki cinsel istismar oranlarının oldukça kaygı verici olduğunu belirtirken, “Türkiye’de çocuklara yönelik cinsel istismar vakaları 2022 yılında bir önceki yıla göre yüzde 33 oranında artış gösterdi. 2023 yılında ise çocukların istismarı suçu kapsamında ceza mahkemelerinde toplam 14 bin 919 dosya karara bağlandı” dedi.
Cinsel istismarın neden olabileceği psikolojik etkilerin başında ise travma sonrası stres bozukluğu, depresyon, anksiyete bozuklukları olduğunu sıralayan Çağlayan; “Anne ve babalar çocuklarını iyi gözlemlemeli, ani huy değişikliklerinde veya alışkanlık değişikliklerinde bunu sorgulamalılar. Ayrıca uygun zamanda mahremiyet eğitimi vererek erkek veya kız olsun bedenlerini korumaları gerekliliğini öğretmeliler.” şeklinde konuştu.
BİLDİRMEKLE YÜKÜMLÜYÜZ
Konferansa katılan isimlerden Avukat Çağla Gül Bulut ise sorularımızı yanıtlarken, şunları söyledi: “Öncelikle şunu sorgulamak gerekiyor, ‘Acaba cinsel istismar artıyor mu yoksa dijital çağda daha fazla mı gün yüzüne çıkıyor’? Çünkü ne yazık ki artık çoğu insan özellikle cinsel istismar dosyalarında adalete güvenmediği için haklarını sosyal medyada aramaya çalışıyorlar. 18 yaşından küçük her birey çocuktur ve çocuğa yapılan her türlü cinsel davranış suçtur. Çocuk söz konusu olduğunda vatandaşın da görevleri var. Çocuğa karşı işlenen bir suç görüldüğünde bunun yetkililere bildirilmesi yükümlülüktür. Hukuksal cezaların yaptırımları da ağırlaştırıldı. Ancak cinsel istismarı önlemek için sadece hukuki olarak tedbirler yeterli olmaz. Burada multidisipliner çalışmak yapmak gerekir” diye konuştu.
ARTIŞ VAR
Gizem Gonce (Avukat)
“Son dönemde maalesef çocuklara yönelik cinsel istismar vakalarında artış söz konusu. Yapılan araştırmalar neticesinde cinsel istismar vakalarında en önemli sebepler; ekonomik ve sosyal problemler. Cinsel istismara maruz kalan çocukların korunması konusunda uygulamada yeterli önlemler alınamadığını görmekteyiz. Türk Ceza Kanun’u kapsamında düzenlenen çocuğun cinsel istismarı suçunda maalesef cezalar yetersiz kalmaktadır.”
4’E AYRILIYOR
Öte yandan, Çocuk Hakları Sözleşmesi, 5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanunu ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’na göre, 18 yaşını doldurmamış her birey çocuk kabul ediliyor. Dünya Sağlık Örgütü çocuk istismarını; Çocuğun sağlığını, fiziksel ve sosyal gelişimini olumsuz yönde etkileyen ve bir yetişkin, toplum veya ülke tarafından bilerek veya bilmeyerek yapılan davranışlar olarak tanımlarken, istismarı fiziksel, duygusal, cinsel ve ihmal olmak üzere 4 kategoriye ayırıyor.
kardelen.yuksel@haberglobal.com.tr
Kaynak: Web Özel
