İtalya’nın Milano kentinde belediye tarafından alınan karar ile 1 Ocak 2025 itibarıyla kamuya açık yerlerde de sigara içmek yasak olacak. Yeni düzenlemeye göre, sadece diğer insanlarla arada en az 10 metre mesafe olması koşuluyla belirlenen birtakım özel alanlarda sigara ve tütün ürünlerinin tüketimine izin verilecek. Milano’da halk sağlığını korumaya yönelik adım atılırken, tütün endüstrisinin kıskacındaki Türkiye’de ise tam anlamıyla vurdumduymazlık yaşanıyor. 19 Ocak 2008’de sigara başta olmak üzere tütün ürünlerinin, evler hariç, her türlü kapalı ortamda tüketimi yasaklansa da, tiryakiler ve işletmeler yasaları hiçe saymaya devam ediyor.
110 BİN ÖLÜM
Dünya en çok sigara tüketen üçüncü ülke konumundaki Türkiye’de yapılan onca uyarıya rağmen yasaklı elektronik sigara ürünleri kaçak yollardan ülkeye sokulup, pazarlanmaya devam ediyor. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Toker Ergüder; e-sigara ürünlerinin 7 bin kimyasal, 70 kanserojen, 8 bin farklı aroma içerdiğine dikkat çekerken, her yıl 110 bin kişi sigara illetine bağlı hastalıklardan yaşamını yitirdiğinin altını çiziyor.
PKK’NIN TEKELİNDE
Sigara endüstrisinin Türkiye üzerindeki emellerine yönelik araştırtmalar yürüten isimlerden eski Sağlık Bakanı Bülent Akarcalı ise sigara ve e-sigara ürünlerinin sosyal alanlarda tümüyle yasaklanması gerektiğini belirtti. Kıbrıs başta olmak üzere sınırlardan kaçak yollardan sokulan sigara ürünlerinin gençleri zehirlediğinin sözlerine ekleyen Akarcalı, “Kaçakçılar, başta PKK olmak üzere terör örgütleriyle ortak çalışıyorlar. Kuzey Irak’ta bazı kaçak fabrikalar olduğunu biliyoruz. Sigara kaçakçılığı PKK ve suç örgütlerinin önemli finans kaynaklarından. Kaçak sigara önce Valencia Limanı, ardından Güney Kıbrıs, buradan İskenderun Serbest Bölge ardından Suriye ve Irak’a girip, tekrardan Türkiye’ye sokuluyor” dedi.
NARGİLE DAHA ZARARLI
İçilen her sigaranın Mehmetçiğe kurşun olarak döndüğünü de belirten Akarcalı “Endüstri, bir takım halkla ilişkiler şirketleri üzerinden sigarayı pazarlamaya çalışıyor. Sigara üreticileri ve halkla ilişkiler hesapları incelensin. Üniversiteli gençleri kandırmaya çalışıyorlar. Nargile sigaradan daha zararlı ancak herkes yasayı ihlal ediyor” bilgisini de verdi.
15 YAŞA DÜŞTÜ
Türk Toraks Derneği Merkez Yönetim Kurulu Üyesi, Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Metin Akgün ise Türkiye’de 15 yaş ve üstü nüfusta tütün ürünlerinin kullanımında önemli bir artış olduğunu belirtirken, şu uyarıları gündeme getirdi: “Elektronik sigaralar, gençler arasında gittikçe yaygınlaşıyor. Ayrıca 2 Ekim 2024 tarihinde yayınlanan nargilelik tütün kullanımını serbestleştiren bir genelge yayınlandı. Bunun bütüncül tütün kontrol mücadelesine aykırı bir genelge olduğu açıktır. Unutulmasın ki, nikotin, uyuşturucu madde zehrinden sekiz kat hızlı bağımlılığa neden oluyor. 4207 sayılı kanun ile belirlenen yasaklara uyulması ve yasa dışı elektronik sigarada olmak üzere her türlü tütün ürünlerinin satışlarının önlenmesi gerekir.”
EN YÜKSEK SEVİYE
Sağlığa Evet Derneği Başkanı Prof. Dr. Elif Dağlı ise Türkiye’nin tütün ile mücadelesinde 2011 yılından sonra sekteye uğratılmak istendiğini belirtirken, “Tütün kullanımı 2009-2010 arası yüzde 13 azalmıştı. Ne olduysa 2011’de oldu. Denetim ekipleri zayıflatıldı, ihlallerin takibi bırakıldı, resmi metinlerde ‘tütün endüstrisi’ ibaresinin kullanılmaması istendi” diye konuştu.
İNTERNETTE KAPIŞ KAPIŞ!
Öte yandan sokakta yasak olmasına karşın internet 1.500 TL ile 2.000 TL arasında satışı yapılan e-sigara ürünleri yurtdışından da kaçak yollarla ülkeye sokuluyor. Yasal olmayan satışların en çok yapıldığı mecralar ise arama motorunda çıkan ilk 7 sayfa olarak dikkat çekiyor. Simsarların e-sigaraya ait tüm detayları paylaştığı forum siteleri, adeta zehir ticaretine çanak tutarken, uzmanlar ise piyasada 15 binden farklı e-sıvı ve elektronik sigara bulunduğunu ve tahriş edici özelliği olan ürünlerin solunum sistemine tehdit oluşturduğuna dikkat çekiyorlar.
Kaynak: Web Özel
